Karabük Ceza Avukatı
Gözaltı ve Gözaltından Doğan Hususlar

Gözaltı, ceza hukukunda soruşturmanın esenliği için uygulanan bir koruma tedbiridir.. Ancak, Gözaltının süresi, suçun niteliğine ve durumuna göre değişmektedir. Buna rağmen, gözaltından doğan belli  haklar ve yasal sınırlar söz konusudur. Bu sebeple, bu yazımızda gözaltını hususunu ele alacağız.

 

Gözaltı Nedir?

Yetkili, gözaltını kanunun verdiği yetkiye göre, yakalanan kişinin hakkındaki işlemlerin tamamlanması amacıyla yapar. Yetkili hâkim önüne çıkarılmasına veya serbest bırakılmasına kadar gözaltı sürer. Bu sebeple, gözaltı süresi kanunidir. Ayrıca, gözaltında tutulan kişinin sağlığı zarar görmemelidir (Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği m. 4) Bu yüzden, gözaltı için kişinin suç şüphesi oluşturacak şekilde somut delil olmalıdır. Ayrıca, bu tedbirin soruşturma için zorunlu olması gerekir.

 

Gözaltı Kararını Kim Verir?

Yetkili gözaltı kararını belirtilen suçlarda şu hallerde verir. Bu haller sırasıyla şunlardır:

  • Suçüstü halinde,
  • Şiddet olaylarının artarak kamu düzeninin bozulmasına sebep olan toplumsal olaylarda
  • Toplu olarak işlenen suçlarda

 

Diğer taraftan, gözaltına alma kararını Cumhuriyet savcısı verir. Ayrıca, mülki amirler tarafından belirlenen kolluk amirlerinden birinin bu kararı vermesi mümkündür. (CMK m. 91/4)

 

Gözaltında Süreler Nelerdir?

Gözaltı süresi, zorunlu süreler hariç en fazla 24 saattir. Bu süre, zorunlu süreler yakalanan kişinin en yakın hâkim ve mahkemeye gönderilmesi için geçen süredir. (CMK m. 91/1) Ama, söz konusu zorunlu süre 12 saatten fazla olamaz. Diğer taraftan, kolluk amirleri tarafından verilen gözaltı kararlarında 24 saate kadardır. Ayrıca; yetkililerin, şiddet olayları kamu düzenini bozuyorsa, 48 saate kadar gözaltı kararı vermesi mümkündür.

Toplu işlenen suç ise, üç veya daha fazla kişinin aralarında iştirak iradesi olmasa da işledikleri suçtur. Bu bağlamda, kamu düzenini bozan olayların toplu işlenen suç şeklinde meydana gelmesi mümkündür. Aynı zamanda, yetkililerin toplu işlenen suçlarda gözaltı süresini 4 güne kadar uzatması mümkündür. Bununla birlikte, Cumhuriyet savcısı bu süreyi her defasında 1 günü geçmemek üzere uzatabilir. Öte taraftan; Cumhuriyet savcısı, kolluğun gözaltı kararı verdiği bireysel suçlarda süreyi 48 saate kadar uzatabilir.

 

Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği m. 14

“CMK m. 250/1’de yer alan suçlara bakmakla görevli olan ağır ceza mahkemelerinin görev alanına giren suçlardan; AY m. 120 gereğince olağanüstü hâl ilân edilen bölgelerde yakalanan kişiler hakkında, CMK m. 91/1,3’de dört gün olarak belirlenen süre, Cumhuriyet savcısının talebi ve hâkim kararı ile yedi güne kadar uzatılabilir. Hâkim karar vermeden önce yakalanan ve gözaltına alınan kişiyi dinler.”

 

Gözaltına İtiraz Mümkün müdür?

Evet, kişilerin gözaltına alma ve gözaltı süresinin uzatılmasına ilişkin Cumhuriyet savcısının yazılı emrine karşı itiraz etmesi mümkündür. Kişiler bu itiraz için sulh ceza hâkimine başvurur.

 

İtirazı sulh ceza hâkimi 24 saat içinde inceler ve itiraz hakkında kararını verir. Sulh ceza hâkimi incelemeyi dosya üzerinden yapar.

 

Gözaltında Sağlık Kontrolü Nasıl Yapılır?

Gözaltı durumunda sağlık kontrolünün kuralları ve hangi durumlarda yapılacağı belirtilmiştir. (Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği m. 9)

  • Yakalanan kişinin gözaltına alınacak olması veya zor kullanılarak yakalanması hâllerinde hekim kontrolünden geçirilerek yakalanma anındaki sağlık durumu belirlenir.
  • Gözaltına alınan kişinin herhangi bir nedenle yerinin değiştirilmesi, gözaltı süresinin uzatılması, serbest bırakılması veya adlî mercilere sevk edilmesi işlemlerinden önce de sağlık durumu hekim raporu ile tespit edilir.
  • Gözaltına alınanlardan herhangi bir nedenle sağlık durumu bozulanlar ile sağlık durumundan şüphe edilenler, derhâl hekim kontrolünden geçirilerek gerekiyorsa tedavileri yaptırılır. Bu durumdaki kişilerden kronik bir rahatsızlığı olanların, istekleri hâlinde varsa kendi hekimi nezaretinde resmî hekim tarafından muayene ve tedavi edilmeleri sağlanır.
  • Gözaltına alınan kişinin ifadesini alan veya soruşturmayı yürüten kolluk görevlisi ile bu kişiyi tıbbî muayeneye götüren kolluk görevlisinin farklı olması zorunludur. Ancak, personel yetersizliği sebebiyle farklı kolluk görevlisinin bulunmaması hâlinde bu durum belgelendirilir.
  • Tıbbî muayene, kontrol ve tedavi, adlî tıp kurumu veya resmî sağlık kuruluşlarınca yapılır.
  • Hekim ile muayene edilen şahsın yalnız kalmaları, muayenenin hekim hasta ilişkisi çerçevesinde yapılması esastır. Ancak, hekim kişisel güvenlik endişesini ileri sürerek muayenenin kolluk görevlisinin gözetiminde yapılmasını isteyebilir. Bu istek belgelendirilerek yerine getirilir. Bu durumda gözaltına alınan kişinin talebi hâlinde müdafi de muayene sırasında gecikmeye neden olmamak kaydıyla hazır bulunabilir.
  • Kadının muayenesi, talebi hâlinde ve olanaklar elverdiğinde bir kadın hekim tarafından yapılır. Muayene edilecek kadının talebine rağmen kadın hekimin bulunmaması halinde, muayene sırasında hekim ile birlikte sağlık mesleği mensubu bir kadın personelin bulundurulmasına özen gösterilir.

 

Gözaltı Sonrası Yapılan İşlemler Nelerdir?

  1. Kişinin gözaltına alınması veya gözaltı süresinin uzatılması durumunda, yetkili Cumhuriyet savcısının emriyle bir yakınına veya belirlediği kişiye haber verir.
  2. Gözaltına alınan kişi yabancı ise, yetkili yazılı olarak karşı çıkmadığında, durumu vatandaşı olduğu ülkenin büyükelçisine veya konsolosluğuna bildirir.
  3. Gözaltına alınan kişi nezarethaneye veya zorunlu durumlarda bu amaçla kullanılan yerlere konulmadan önce yetkili aramasını yapar. Kadın ise bu amaçla görevlendirilen bir kadın veya kadın görevli aramayı yapar.
  4. Yetkili, gözaltındaki kişiyi kendisine zarar verebileceği nesnelerden arındırır.
  5. Yetkililer, gözaltındaki kişi üzerinden çıkan eşya ve parayı muhafaza altına alır. Yetkililer, paranın nev’i, seri numarası ve miktarı, eşyanın vasıfları ve markasını belirten bir tutanak düzenler ve bu tutanağın bir suretini üstü aranan kişiye verirler. (YGİY m. 10-c)
  6. Yetkililer, gözaltı işlemlerini nezarete alınanların kaydına ait deftere yazar. Yetkililer, bu deftere YGİY m. 12’de belirtilen bilgileri yazar.
  7. Cumhuriyet başsavcıları veya görevlendirecekleri Cumhuriyet savcıları, adlî görevlerinin gereği olarak, gözaltına alınan kişilerin bulundurulacakları nezarethaneleri, varsa ifade alma odalarını, bu kişilerin durumlarını, gözaltına alınma neden ve sürelerini, gözaltına alınma ile ilgili tüm kayıt ve işlemleri denetler; sonucunu Nezarethaneye Alınanlar Defteri‘ne kaydederler. (CMK m. 92)
  8. Yetkililer, gözaltına alınan kişiyi bırakmazsa, en geç bu süreler sonunda sulh ceza hâkimi önüne çıkarılıp sorguya çeker. Sorguda müdafii de hazır bulunmaktadır. (CMK m. 91/7)

 

Gözaltındaki Çocuklarla İlgili Özel Hükümler Nelerdir?

Çocuklar bakımından gözaltı yetkileri aşağıdaki şekilde sınırlandırılmıştır: (Yönetmelik m. 19)

  • Yetkililer, çocuğun gözaltına alındığını ana-baba veya vasisine bildirir. (m. 19/b,1)
  • Yetkililer, gözaltına alınanın talebi olmasa bile müdafiiden yararlandırır, ana-baba veya vasisinin müdafi seçmesi mümkündür. (m. 19-b/2)
  • Yetişkinlerden ayrı yerde tutulurlar. (m. 19/b,5)
  • Yetkililer, çocukların kimliklerini ve eylemlerini gizli tutar. (m. 19/b,7)
  • Çocuklarla ilgili işlemleri mümkün olduğu ölçüde sivil kıyafetli görevliler yapar. (m. 19/b,9)

 

Sonuç

Gözaltı yetkisi Cumhuriyet savcısındadır. Ancak, kanunda belirtilen durumlarda mülki amirler tarafından belirlenen kolluk amirlerinin de gözaltı emri vermesi mümkündür. Gözaltında kanunda belirtilen süreler içinde kişi hâkim veya mahkeme önüne çıkartılmalıdır eğer belirtilen süreler içinde bir çıkarılmazsa hukuka aykırılık söz konusu olur. Yetkililer, gözaltında önce ve sonra sağlık kontrolü yapar. Sulh ceza hakimi, gözaltındaki kişinin sorgusunu yaptığında müdafi de katılmaktadır.

 

Gözaltı Yargıtay Kararı

Yargıtay CGK., 2012/7-1399 E., 2014/165 K. sayılı kararı;

Bazı suçların toplu olarak işlenmeleri halinin, bireysel olarak işlenmelerine göre ceza yargılaması işlemlerinin yürütülmesi açısından ortaya çıkardığı güçlükleri gözeten kanun koyucu, bu durumlara ilişkin özel bir düzenleme getirmiştir. Nitekim CMK’nun gözaltı başlıklı 91. maddesinin 3. fıkrasında; “Toplu olarak işlenen suçlarda, delillerin toplanmasındaki güçlük veya şüpheli sayısının çokluğu nedeniyle; Cumhuriyet savcısı gözaltı süresinin, her defasında bir günü geçmemek üzere, üç gün süreyle uzatılmasına yazılı olarak emir verebilir” şeklindeki hükme yer verilmiştir.” şeklindedir.

 

Gözaltı Kararına İtiraz Dilekçesi Örneği

Cumhuriyet savcısının verdiği gözaltına alma ve gözaltı süresinin uzatılmasına ilişkin karara karşı kişiler sulh ceza hakimine itiraz başvurusunda bulunması mümkündür. Dolayısıyla; örnek bir gözaltı kararı itiraz dilekçesi aşağıdaki gibidir.

 

KARABÜK SULH CEZA MAHKEMESİ HAKİMLİĞİNE

DOSYA NO:

DAVACI:

DAVACI VEKİLİ:

DİLEKÇE KONUSU: .. Müvekkilimize isnat olunan suçla ilgili ../../…. tarihindeki gözaltına alınması ve gözaltının özellikle süre yönünden hukuka aykırı olduğuna dair itirazımızdan ibarettir.

 

A  Ç  I  K  L  A  M  A  L  A  R

1-) Müvekkilimiz ………. …….. ; …/…/… tarih ve …….. doğumlu olup; …………………………………….. adresinde mukimdir.

2-) …/…/…. tarihinde, …’de polis yaptığı eş zamanlı operasyonda şüphelilere ait araçta … kg uyuşturucu madde ele geçirdi. Araç maliki müvekkilimize olduğundan, müvekkilimiz de şüphelilerle gözaltına alındı. Müvekkilimiz savcılıktaki ifadesinde, aracındaki arıza sebebiyle şüphelilere ait tamirhaneye bıraktığını ve şüphelilerle herhangi bir bağlantısı olmadığını beyan etti.
Ancak: arama izni olmadan müvekkilimizin evine girildi ve hiçbir bilgilendirme yapılmadan apar topar gözaltına alındı. Müvekkilimiz: …/…/…. tarihinden beri, yani 3 gündür gözaltında tutulmaktadır.

3-) Hukuka aykırı delillerin reddolunması gerekmektedir. Ayrıca, müvekkilimin gözaltı süresi kanuna aykırı şekilde uzatılmıştır.
5271 Sayılı Kanun m. 91’de göre, gözaltı süresi 24 saati geçemez. Diğer taraftan, bu hal müvekkilimin aile ve ticari yaşamını olumsuz etkilemektedir. Ayrıca; tutuklamaya yönelik sebepler de 5271 Sayılı Kanunun m. 100’de açıkça ifade edilmiştir.

Buna göre;

“Aşağıdaki hallerde tutuklama sebebi var sayılması mümkündür:

Şüpheli veya sanığın kaçması, saklanması veya kaçacağı şüphesini uyandıran somut olgular varsa.

b) Şüpheli veya sanığın davranışları;

1. Delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme,

2. Tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapılması girişiminde bulunma,

Hususlarında kuvvetli şüphe oluşturuyorsa.”

4-) Buna göre; yalnızca bakım için şüphelinin tamirathanesine aracını bırakan müvekkilimizin, şüphelilerin gerçekleştirdiği iddia olunan eylemden haberi yoktur ve müvekkilimiz bu eylemi karakolda öğrenmiştir.

5-) Yine, tutuklamanın gerçekleşmesi için 5271 Sayılı Kanunu m. 100 ve 101’deki şartlar gerçekleşmemiştir. Adli kontrolün neden yetersiz kalacağından ya da müvekkilimizin tutuklanmasına neden olacak kuvvetli bir şüpheden söz etmek mümkün değildir.

HUKUKİ SEBEPLER:

5271 sayılı Kanun m. 91, 92, 95, 100, 101, 102, 118.

SONUÇ VE İSTEM:

Yukarıda izah etmiş olduğumuz nedenlerle; …./…../….. tarihinde gerçekleştirilen gözaltı hukuka aykırıdır. Bu sebeple, savcılık makamının gözaltı kararının derhal KALDIRILMASINA ve müvekkilimizin SALIVERİLMESİNE müvekkilimiz adına vekaleten arz ve talep ederiz. …/…../…..

 

Müdafii

(Avukat/Avukatların Ad – Soyadı)

 

Stj. Av. Ozan Sancar

İlgili Makaleler:

Ceza Hukuku

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) Kararı

Kasten Yaralama Suçu

Nitelikli Dolandırıcılık Suçu

Cinsel Taciz Suçu ve Cezası

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ByLock Kararı

Anayasa Mahkemesi Basit Yargılama Usulü İptal Kararı

Uluslararası Ceza Hukuku Açısından İsrail-Filistin Savaşı

Meşru Savunma ve Zorunluluk Hali

Uzlaşma Sonrası Tazminat Davası Açılamaması İptal Kararı

Tefecilik Suçu ve Cezası

Etkin Soruşturma ve Yaşam Hakkı

HAGB Uygulamasını İptal Eden AYM Kararı

Örgüt Üyesi Olmaksızın Örgüt Adına Suç İşleme: İptal Kararı

Hücre Kararı: AİHM İlerde ve Diğerleri/Türkiye Kararı

İnternet Yayını Yasaklarına İlişkin AYM İptal Kararı

Yakalama ve Yakalamadan Doğan Hususlar

Ses Kaydı Delil Olarak Kullanılabilir mi?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir