İnsanlar günlük yaşam içerisinde kendi sağlıklarını ve hatta yaşamlarını tehlikeye sokan işlerde çalışmaktadır. Bu yüzden, insanlar günün koşullarına göre gerekli koruma önlemleri alma çabası içerisine girmektedir. Çalışma yaşamı içerisinde çok çeşitli riskler bulunmaktadır. İş sağlığı ve güvenliği, günümüzde önemli bir sorundur. İş kazası bu sorunun en önemli sebeplerinden biridir. Çünkü, iş kazalarında işverenin mevzuattan kaynaklı çok önemli sorumlulukları vardır. İş kazası tazminat davalarında, işveren bu sorumluluklarını gerçekleştirdiğini ispatlamalıdır. Aksi takdirde, meydana gelen iş kazaları sebebiyle yüklü miktar tazminatla karşı karşıya kalabilecektir.
İş Kazasının Tanımı Nedir?
İş kazaları değişik kurum ve kuruluşlar tarafından farklı tanımlanmıştır. Bu kapsamda, uluslararası kuruluşların iş kazasının tanımı farklı şekillerde yapmıştır.
Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) İş Kazası Tanımı Nedir?
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) iş kazasını şöyle tanımlamıştır:
“Belirli bir zarara ya da yaralanmaya neden olan, beklenmeyen ve önceden planlanmamış olaylardır.”
Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) İş Kazası Tanımı Nedir?
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ise, iş kazasını şöyle tanımlamıştır:
“Önceden planlanmamış, çoğu kez kişisel yaralanmalara, makinelerin, araç ve gereçlerin zarara uğramasına üretimin bir süre durmasına yol açan olaylardır.” Böylece, iş kazasının ekonomik boyutuna vurgu yapmaktadır.
İş Kazası Tanımı
En basit tanımıyla, iş kazasının tanımı şöyledir:
“işçinin işini yaparken, işine giderken veya işiyle ilgili herhangi bir faaliyeti esnasında kaza geçirmesidir.”
İş Kazasında İşverenin Sorumluluğu
İş Kanuna göre; belirli bir ücret karşılığı herhangi bir işte işçi çalıştıran gerçek ve tüzel kişiliklere işveren, belirli bir ücret karşılığı hizmet sözleşmesi kapsamında bir işte çalışan kişiler de işçi olarak tanımlanır. İşçilerin kanun önünde korunmasını sağlayan iş hukuku işverenin yükümlülüklerini de belirler. İşverenin görev ve sorumluluklarını şu şekilde sıralayabiliriz;
Çalışanların Sağlığını ve Güvenliğini Sağlamak
İşverenin yükümlülüklerinin başında iş sağlığını ve güvenliğini sağlamak gelir. Oluşması muhtemel tehlikelere karşı; çalışanların maddi ve bedeni zararlarını önlemek için, her türlü tedbiri alması gerekir. Bunları sağlarken uzman kişiden yardım alarak işçinin kazaya uğramaması için gerekli şartları oluşturur.
İş Sağlığı ve Güvenliğine İlişkin Riskleri Belirlemek
İş sağlığı ve güvenliği risk değerlendirme yönetmeliğinin 5. Maddesi uyarınca İşveren, iş kazasının önlenmesi için işyeri risk değerlendirmesi yapması gerekir. İşveren, çalışma ortamının ve çalışanların sağlık ve güvenliğini sağlama, sürdürme ve geliştirme amacı ile iş sağlığı ve güvenliği yönünden risk değerlendirmesi yapar veya yaptırır. İşveren, risk değerlendirmesi çalışmalarında görevlendirilen kişi ve kişilere her türlü bilgi ve belgeyi temin eder. İşverenin iş kazası tazminatı ile muhatap olmaması için, öncelikle iş yerinde iş kazasının risklerini belirlemelidir. Daha sonra, bu risklerin giderilmesi için çalışmalar yapmalı veya yaptırmalıdır.
İşçilere İş güvenliğine İlişkin Eğitim Vermek
işçiye iş sağlığı ve güvenliği eğitiminin aşılanması iş kazalarının azalması için son derece önemlidir. İşçilerin mesleki riskler, alınacak tedbirler, yasal hak ve sorumluluklar vb. konularda bilgilendirilmesi gerekir. İşçileri bilgilendirme ve eğitme yükümlülüğünü yerine getirmeyen işveren meydana gelecek iş kazasında kusurlu olacak ve tazminat davalarıyla karşı karşıya kalabilecektir.
İş Güvenliğine İlişkin Gerekli Ekipmanları Temin Etmek
İşveren iş kazalarını önlemek için işyerinde araçların ve gereçlerin temizliğini ve bakımını yapmak zorundadır. Uygulamada işverenin bu ihmali yüzünden birçok iş kazası meydana gelmektedir. Ciddi ve yakın tehlikelerin önlenmesi bakımından işveren, gerekli her türlü bakım ve temizliği yapmak ve bunları yaparken uzman kişilerden faydalanmak zorundadır. İşverenin İş kazası tazminatı ile karşı karşı karşıya kalmaması için mutlaka iş güvenliği ekipmanlarını temin etmesi ve iş yapılırken bu ekipmanların kullanılmasını sağlaması gerekmektedir.
Sonuç olarak işveren, çalışanlara iş ekipmanları ve iş ekipmanlarının kullanımı ile ilgili alınacak güvenlik önlem ve tedbirleri, özel ekipmanların güvenli kullanım koşulları, iş ekipmanlarının sağlıklı ve güvenli kullanımı ile ilgili asgari önlemler ile periyodik bakım ve onarımları hakkında bilgi sağlamakla yükümlüdür.
İş Kazası Geçiren İşçinin Maddi ve Manevi Tazminat Hakkı
Maddi Tazminat Davası
İş kazası geçiren işçi, ruhen veya bedenen zarara uğrayabilir. Ruhen veya bedenen zarar gören işçi, bu zararını gidermesi için Borçlar Kanunu gereğince dava açması gerekir. İş kazası neticesinde cismen zarar gören işçi, zararın giderilmesini talep edebilecektir. Bununla birlikte ölüm ve bedensel zarara uğrayan işçi bazı giderlerin karşılanmasını talep edebilecektir.
İş kazası geçiren işçinin ölümü halinde istenebilecek tazminatlar;
- Cenaze giderleri
- Tedavi giderleri(ölümden önce tedavi süreci var ise)
- Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar
- Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu nedenle uğradıkları kayıplar
İş kazası geçiren işçinin yaralanması veya sakatlanması halinde istenebilecek tazminatlar ;
- Tedavi giderleri
- Kazanç kaybı
- Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar
Ayrıca, iş kazası geçiren işçi geleceğe yönelik hak kayıplarını da isteyebilecektir.
İş Kazası Tazminatı Nasıl Hesaplanır?
İş kazalarında maddi tazminat hesaplanırken şu gibi değişkenler dikkate alınır:
- İşçinin kazanın meydana gelmesindeki kusuru,
- Maluliyet oranı (yaralanmanın veya sakatlığın boyutu),
- İşçinin kazadan önce aldığı maaşı,
- işçinin yaşı, evli ve çocuk durumu
İşçi kazanın meydana gelmesinde ne kadar az kusurluysa, yaşı ne kadar küçükse, iş kazasından önce ne kadar yüksek maaş alıyorsa o derece yüksek tazminat alacaktır.
İş kazasında kusur durumu bilirkişi incelemesi neticesinde ortaya çıkacaktır. Yine işçinin maluliyeti sağlık kurulunca düzenlenen sağlık raporuna istinaden SGK tarafından belirlenmektedir.
Manevi Tazminat
Borçlar kanunumuzun ilgili maddelerinde düzenlen manevi tazminat; bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özellikleri göz önünde tutularak, zarar görene uygun bir miktar paranın ödenmesi şeklinde madde metninde ifade edilmiştir. İşçi, cismani zarara uğrarsa, yakınlarının bu zarar sebebiyle hayat seyirleri değişir. Eğer işçinin kaza dolayısıyla psikolojileri bozulur ve benzer etkiler gözlemlenirse manevi kayıpları bu tazminat türü tarafından giderilir.
İş Kazası Tazminat Davalarında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Görevli mahkeme, kişilerin davayı hangi mahkemede açması gerektiğini gösterir. Bu bağlamda; iş kazası tazminat davalarında görevli mahkeme, bu davanın hangi mahkemede açılması gerektiğini gösterir.
Yetkili mahkeme ise, kişilerin davayı nerede açması gerektiğini gösterir. Bu bağlamda; iş kazası tazminat davalarında yetkili mahkeme, bu davanın neredeki mahkemede açılması gerektiğini gösterir.
İş Kazası Tazminat Davası Hangi Mahkemede Açılmalıdır?
İş kazası maddi ve manevi tazminat davalarında, İş Mahkemeleri görevlidir. Ancak, iş Mahkemesi bulunmayan yerlerde görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Örneğin, Karabük iş kazası tazminat davasında Karabük İş mahkemesi görevliyken; Safranbolu iş kazası tazminat davasında görevli mahkeme Safranbolu Asliye Hukuk Mahkemesidir.
İş kazası Tazminat Davası Nerede Açılmalıdır?
İş kazası tazminat davası iş kazasının gerçekleştiği yer mahkemesinde açılabilir. Bunun yanı sıra, işveren merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde de iş kazası tazminat davası açılabilecektir. Örneğin; Karabük iş kazası tazminat davası için şirket merkezi farklı bir ilde olsa da, işin yapıldığı yer Karabük ise dava Karabük İş Mahkemesinde açılabilir.
Yılmaz Çolak Hukuk Bürosu olarak Karabük iş kazası tazminat davalarında uzman avukat kadromuzla hukuki danışmanlık hizmeti vermekteyiz.
İş Kazası Nedeniyle Açılacak Tazminat Davalarında Zamanaşımı
İşçi ile işveren arasındaki ilişki hizmet sözleşmesine dayanmaktadır. Bu sebeple, iş kazaları sebepli olan tazminat davalarında zamanaşımı süresi iş kazasının meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıldır. İş kazası sebebiyle ceza davası açılması durumunda; ceza davası için uygulanan dava zamanaşımı 10 yıldan fazla ise, iş kazası tazminat davasında da 10 yıldan uzun olan ceza davası zamanaşımı süresi uygulanacaktır.
Örnek vermek gerekirse; iş kazasıyla birden fazla kişinin ölümüne sebep olunmuşa mahkeme ceza davasında 15 yıl dava zamanaşımı süresi uygular. Bu durumda, iş kazası tazminat davasında da zamanaşımı 15 yıl olacaktır.